Hipofiz Bezi Nedir?

Hipofiz bezi, burun ve gözlerin hemen arkasında görme sinirlerinin altında şah damarlarının hemen yanında sella isimli kemik oyuk içerisinde yerleşmiş 0.5-0.6 gram ağırlığında bir sap ile beyine bağlantısı olan ve hormonların salgılanmasını ve vücutta dengelenmesini sağlayan özel bir salgı bezidir.

Hipofiz Bezi Hastalıkları Nelerdir?

İnsan yaşamı boyunca bu bez içerisinde ve çevresinde bir çok farklı hastalık gelişebilir. Bu bölgede gelişen hastalıklardan en sık görüleni iyi huylu bir tümör tipi olan hipofiz adenomlarıdır. Bu adenomlar boyutlarına ve hormon üretip üretmediklerinde bağlı olarak farklı gruplarda incelenmektedir. Çapı 1 cm’den küçük olan adenomlar mikroadenom, çapı 1 cm’den büyük adenomlar makroadenom olarak isimlendirilir. Hormon üreten adenomlar fonksiyonel adenom, hormon üretmeyen adenomlar ise non-fonksiyonel adenom olarak adlandırılır.

Vücuda aşırı derecede hormon salgılayarak hormon dengesini bozan fonksiyonel adenomların en sık görülen tipleri: Prolaktinoma, büyüme hormonu salgılayan adenomlar (akromegali) ve steroid (kortizol) hormonunun vücutta aşırı derecede salgılanması ile karakterize Cushing hastalığıdır.

Prolaktinoma ve Tedavi Yöntemi

Prolaktin doğum sonrası annenin göğüsünden süt gelmesini sağlayan hormondur. Bu hormonun fazla salgılanmasına neden olan hipofiz adenomlarına “prolaktinoma” denir. Prolaktinoma kadınlarda adet düzensizliği, göğüsten zamansız süt gelme, erkeklerde ise cinsel isteksizlik ve iktidarsızlığa neden olur. Göz sinirlerine baskı yapmadan teşhis edilebilirse bu hastaların %90’ı sadece ilaç tedavisi ile tedavi edilebilmektedir. Büyük çapta olup göz sinirine bası yapan tipleri için ise cerrahi tedavi ön planda tutulmalıdır. Takip eden süreçte ilaç tedavisi ile tümör tamamen kontrol altına alınabilir.

Akromegali ve Tedavi Yöntemi

Büyüme hormonu (GH) aşırı salgılayan adenomlar ise elde ayakta büyüme, yüzde şekil değişikliği, ayakkabı numarasında artış gibi bulgulara sebep olurlar. Bu hastalığa tıp dilinde “Akromegali” denir. Akromegali mutlaka etkin bir şekilde tedavi edilmesi gereken bir hastalıktır. Bu tip tümörlerde cerrahi ile tümörün tamamen temizlenmesi ve hormon düzeylerinin normal sınırlara gelmesi ideal tedavi yöntemidir. Ancak tek başına ameliyat bazı hastalarda tamamen çözüm sağlamaz. Bu durumda ilaç tedavisi ve Gamma knife gibi radyoterapi yöntemleri ek tedavi yöntemleri olarak kullanılmaktadır.

Cushing Hastalığı ve Tedavi Yöntemi

Kortizol hormonunun (steroid) fazla salgılanmasına yol açan hipofiz adenomları “Cushing Hastalığı”na neden olurlar. Bu hastalarda fazla kilo alma, ay dede yüz, ciltte çatlamalar, şeker hastalığı gibi bir dizi sağlık problemleri görülür. Bu ciddi tablo mutlaka etkin bir şekilde tedavi edilmesi gereken bir hastalıktır. Bu tip tümörlerde cerrahi ile tümörün tamamen temizlenmesi ve hormon düzeylerinin normal sınırlara gelmesi ideal tedavi yöntemidir. Ancak tek başına ameliyat bazı hastalarda tamamen çözüm sağlamaz. Bu durumda ilaç tedavisi ve Gamma knife gibi radyoterapi yöntemleri ek tedavi yöntemleri olarak kullanılmaktadır.

Non-fonksiyonel Hipofiz Adenomları ve Tedavi Yöntemi

Bazı adenomlar ise “non-fonksiyonel” hiçbir hormon dengesizliği yaratmadan sessizce büyümeye devam ederler. Zamanla belirli bir boyuta ulaştıklarında baş ağrısı, görme yetisinde kayıp, göz hareketlerinde bozulma gibi sağlık problemlerine sebep olurlar. Hormon salgılamayan non-fonksiyonel hipofiz adenomlarında genellikle ilk seçilen tedavi cerrahidir.

Cerrahi Tedavi Yöntemi

Hipofiz adenomlarında kullanılan cerrahi yöntemler temel olarak 2’ye ayrılır. Uygun vakalarda burundan girilerek transsfenoidal ameliyat yapılabilir. Bu yaklaşımda burundan girilir ve  dışarıdan görünen bir ameliyat izi olmaz. Bu yöntem mikroskopik olarak veya endoskopik olarak uygulanabilir.

Diğer yöntem ise başın ön kısmında küçük bir kemik parçasının kaldırılarak kafatasının açıldığı transkranial yaklaşımdır. Merkezimizde her iki teknik de uygun vakalarda seçilerek başarıyla uygulanabilmektedir.

Hipofiz Bezi Tedavilerinde Multidisipliner Yaklaşım

Tüm hipofiz tümörlerinin tedavisinde ve takiplerinde beyin cerrahı, endokrinoloji ve radyasyon uzmanlarından oluşan bir ekibe ihtiyaç vardır. Tedavisine uzun soluklu hatta ömür boyu devam edilmesi gereken bir hastalık grubudur.